Burası engin göklerin memleketidir. İçten gelen bir türküyü kapıp koyuverin, uzaklaştıkça türkü gökte masmavi olur. Işık burada yalnız karanlığı aydınlatmakla kalmaz, aydınlattığı maddeyi değiştirir ve görülen bir şair rüyasına çevirir. Başka yerlerde ölüp nur içinde yatılacağına, burada nur içinde yaşanır.
Beş yıl öncesine kadar Bodrum’un en sakin tatil yerlerinden olan, bugün artık yıl boyunca Türkiye’nin en ünlü simalarına ev sahipliği yapmaktadır.
Eski bir Likya kenti olup, zamanında Bodrum’un Güllük körfezi ve yukarı Ege arasındaki deniz ulaşımı buradan yürütülmüştür. Yöre Likyalılardan kalır da izlerini taşımaz mı? Kaya mezarları, sarnıçlar, ne için kullanıldığı tam kestirilmeyen mağaralar dolaşırken rastlayacağınız antik kalıntılardan sadece bazılarıdır.
Bodrum yarımadasının kuzeyinde iki güzel koy vardır. Türkbükü ve Gölköy koyları. Gölköy ile Türkbükü, Göltürkbükü adıyla aynı belediye çatısı altında birleştirildi. Her iki yöre de yarımadada doğal özelliklerini koruyabilmiş nadir yerlerdendir. Ancak, belediye olmasının ardından yöre bir anda aşırı lüksleşti. Yabancı turistlerden ziyade yerli turistlere hitap eden bölgenin Gölköy tarafı daha sessiz ve sakinken, Türkbükü daha şaşaalıdır. Türkbükü sahili günümüzde Bodrum’un hatta Türkiye’nin en sükseli tatil yeridir.
